Udun Tarihçesi
Ud, binlerce yıllık geçmişi olan, Doğu müziğinin en önemli enstrümanlarından biridir.
Antik Dönem
Ud'un kökeni MÖ 3000 yıllarına kadar uzanır. İlk olarak Mezopotamya'da ortaya çıkan ud, o dönemde "pandura" olarak adlandırılıyordu. Antik Mısır'da da benzer enstrümanlar kullanılıyordu.
İslam Dönemi
7. yüzyılda İslam medeniyetinin yükselişi ile birlikte ud, Arap müziğinin temel enstrümanı haline geldi. Bu dönemde ud, "el-ud" (ağaç) olarak adlandırıldı ve bugünkü formuna yakın bir şekil aldı.
Endülüs Dönemi
8-15. yüzyıllar arasında İspanya'da hüküm süren Endülüs medeniyeti, ud'un Avrupa'ya yayılmasında önemli rol oynadı. Bu dönemde ud, Avrupa müziğine de etki etti.
Osmanlı Dönemi
Osmanlı İmparatorluğu döneminde ud, saray müziğinin vazgeçilmez enstrümanı oldu. Bu dönemde ud yapımında önemli gelişmeler kaydedildi ve bugünkü formu tam olarak şekillendi.
Modern Dönem
20. yüzyılda ud, Arap müziğinin yanı sıra Türk müziğinde de önemli bir yer edindi. Günümüzde ud, hem geleneksel hem de modern müzikte kullanılan evrensel bir enstrümandır.
Ud'un Özellikleri
- Gövde: Genellikle ceviz, maun, pelesenk gibi değerli ağaçlardan yapılır
- Göğüs: Ladin ağacından yapılan göğüs, ses kalitesini belirler
- Klavye: Abanoz veya pelesenk ağacından yapılır
- Burgular: Genellikle abanoz veya pelesenk ağacından yapılır
- Kafes: Sedef, gümüş telkari veya bağa ile süslenir
- Tel Sayısı: Genellikle 5 çift tel (10 tel) kullanılır
Ud'un Müzikteki Yeri
Ud, Doğu müziğinin en önemli enstrümanlarından biridir. Hem solo çalışmalarda hem de topluluk müziğinde kullanılır. Ud'un sesi, hem melodi hem de ritim çalışmalarında etkilidir.
Necati Gürbüz ve Ud Yapımı
Necati Gürbüz, 40 yılı aşkın deneyimi ile ud yapımında uzmanlaşmış bir luthier'dir. Geleneksel teknikleri modern standartlarla birleştirerek, her biri özel olarak tasarlanmış udlar üretmektedir.
İletişim: necatigurbuz1955@gmail.com | +90 507 049 30 57